Vizyoner Danışmanlık Kurucusu Pınar ANT kapılarını Habertrk.com genel yayın yönetmeniz Aykut Soydemir’e kapılarını açtı.
Vizyoner Danışmanlık’ı kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Bu yolda sizi en çok motive eden şey neydi?
Artık başkalarının hayallerini değil, kendi hayalimi gerçekleştirmek istedim. Vizyoner Danışmanlık, yalnızca bir iş fikri değil; bilgi ve deneyimimi başkalarının işine değer katmak için kullanma kararımın bir sonucuydu. En büyük motivasyonum ise oğlum Çınar oldu. Ona güçlü, mücadeleci ve ayakta duran bir anne örneği olmak istedim.
Danışmanlık sektörüne adım attığınız ilk gün ile bugünü kıyasladığınızda ne gibi değişimler gözlemliyorsunuz?
İlk günlerde insanlar danışmanlığa biraz mesafeli yaklaşıyordu. ‘Bunu biz de yaparız’ düşüncesi hakimdi. Ancak zamanla, doğru bilgiye ulaşmanın, bürokratik süreçlerde profesyonel destek almanın önemini daha fazla kavradılar. Artık danışmanlık, işletmeler için bir lüks değil; bir ihtiyaç. Sektör dijitalleşti, bilgiye erişim hızlandı ama yorumlama ve strateji hâlâ uzmanlık gerektiriyor.
“Vizyon” kelimesi sizin için ne ifade ediyor ve bu kelime şirketinize yön verirken nasıl bir rol oynuyor?
“Vizyon” benim için sadece geleceği görmek değil, geleceği şekillendirmek demek. Vizyoner Danışmanlık adını seçerken amacım, sadece bugünü değil, 5-10 yıl sonrasını planlayabilen işletmelere rehberlik etmekti. Her firmaya kendi potansiyelini fark ettiren ve onu gerçeğe dönüştüren bir yol haritası sunmaya çalışıyoruz.
Danışmanlık sürecinde en sık karşılaştığınız kurumsal sorunlar neler oluyor ve bu sorunlara yaklaşımınız nasıl?
En sık karşılaştığımız sorunlardan biri, firmaların devlet desteklerini doğru bilmemesi ya da yanlış başvuru yapması. Bir diğeri ise, kurumsallaşma eksikliği nedeniyle kaynakların verimli kullanılmaması. Bizim yaklaşımımız, sadece sorunu çözmek değil, tekrarını engelleyecek bir sistem kurmak. Her firmaya özel çözümler sunuyoruz.
Kadın girişimci olarak iş dünyasında yaşadığınız en büyük zorluk neydi ve bunu nasıl aştınız?
Ciddiye alınmak! Kadın olduğunuzda önce sizi test ediyorlar. Ama ben yılmadım. Her soruya daha hazırlıklı gittim, her engelde daha sağlam durdum. Zamanla insanlar beni ve işimi tanıdı. Artık referansla gelen onlarca müşterim var. En büyük başarım, “kadın” olarak değil “danışman” olarak anılmak oldu.
Genç girişimcilere ve yeni kurumsal danışmanlara vermek istediğiniz en önemli tavsiye nedir?
Şeffaf olun, dürüst olun ve sabırlı olun. Hemen para kazanmak değil, önce güven kazanmak önemli. Danışmanlık; insanlarla güven temelli bir bağ kurmak, onların işine sizinmiş gibi sahip çıkmaktır.
İş-yaşam dengesini korumak adına sizin için vazgeçilmez olan günlük rutinleriniz var mı?
Sabah kahvemi mutlaka evde, oğlumla birlikte içmeye çalışırım. Akşamları da ne kadar yorgun olursam olayım, oğlumla sohbet etmek ya da birlikte oyun oynamak benim için en büyük motivasyon. Hafta sonları mümkün olduğunca doğada vakit geçirmeye çalışıyorum.
Sizi yakından tanıyan biri, sizi üç kelimeyle nasıl tanımlar sizce?
Azimli, samimi ve çözüm odaklı.
Önümüzdeki 5 yıl içinde Vizyoner Danışmanlık’ı nerede görmek istiyorsunuz? Hedefleriniz neler?
Vizyoner Danışmanlık’ı Türkiye genelinde bilinen ve güvenilen bir marka haline getirmek istiyorum. Hedefim; hem KOBİ’lere hem de büyük işletmelere özel danışmanlık ve eğitim çözümleri sunan, farklı illerde ofisleri olan bir yapıya dönüşmek. Ayrıca kadın girişimcilere özel destek programları geliştirerek onların yanında olmayı çok istiyorum.
Son olarak, sizi takip edenlere ve iş dünyasında yer almak isteyenlere ilham olacak bir cümleyle röportajı kapatmak ister misiniz?
Yıkıldığın yerden kalkarsan, orası senin gücünün başladığı yerdir.
GÜNDEM
9 saat önceGÜNDEM
2 gün önceSPOR
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceSPOR
2 gün önceMAGAZİN
3 gün önceSİYASET
3 gün önce